|
Zamana ve çevresel
faktörlere bağlı yaşlanma kendini en sık yüz
bölgesinde belli etmektedir ve çoğu zaman bunu
saklama olanağı da yoktur. Zamanla yüz cildinin
elastikiyetinin kaybetmesine ve yer çekimine bağlı
olarak cilt ve ciltaltı dokularda sarkma meydana
gelmektedir. Yüzde sarkma olurken cildin alttaki
dokulara sıkıca yapıştığı yerlerde kıvrımlar
oluşmakta ve zamanla bu derin çizgilerin oluşmasına
yol açmaktadır. Dudak burun çizgisindeki derinleşme
dokuların sarkmasına bağlı olarak gelişen
kırışıklıklara en güzel örnektir. Yaşlanmayla
elmacık kemiği üzerindeki yağ yastıkçığında erime ve
aşağıya doğru yer değiştirmesiyle yüzdeki konturlar
bozulmaktadır. İşte bu değişikliklerin
düzeltilmesinde yani kontur onarımında ve kırışıklık
tedavisinde yağ enjeksiyonları kullanılmakta ve çok
iyi sonuçlar alınmaktadır. Yağ enjeksiyonları
vücutta dolgu tedavisi gerektiren her bölgede
uygulanabilir. Dudak doldurulması, elmacık kemiği
belirginleştirilmesi, kilo vermeye bağlı yüz
bölgesinde çökmelerin düzeltilmesi için de
kullanılmaktadır. Son dönemlerde meme büyütmede
kullanılması için de çalışmalar devam etmektedir.
Yağ hastanın kendi
vücudundan çok ince bir kanülle alınmaktadır.
Genellikle karın bölgesinden göbek deliği içine
saklanan 2 mm’lik delik ile girilerek bölgesinden
lokal anestezi uygulanmakta ve sonrasında yağ
alınmaktadır. Alınan yağ yüzdeki konturların ve
kırışıklıkların düzeltilmesi için gerekli yerlere
enjeksiyon yoluyla verilmektedir. Diğer kullanılan
dolgu maddeleriyle de aynı sonuçlar alınsa da yağ
enjeksiyonun daha kalıcı olması, kaynağın sınırsız
ve kendi vücudundan alınıyor olması, alındıktan
sonra dondurulup saklanabiliyor olması nedeniyle
dolgu maddeleri arasında ilk sırada tercih edilir.
Diğer dolgulara göre
daha kalıcı olsa da yağ enjeksiyonları mutlaka
tekrar edilmesi gereken uygulamalardır. 6. ayın
sonunda yaklaşık %50’i vücut tarafından emilir.
Fazla alınıp saklanan yağlar bu tekrarlarda
kullanılır ve 1 yıl için yeni yağ alınmasına gerek
yoktur.
Son dönemlerde bu
yağların daha kalıcı olması için kök hücre
teknolojisi denenmeye başlanmış ve iyi sonuçlar
alındığı bildirilmiştir. Ancak daha bu teknolojinin
yaygınlaşmaması ve yüksek maliyetleri nedeniyle
kullanımı halen çok sınırlıdır. |
